Aşkın Cep Defteri...

Orta okul yıllarıma dayanır Mungan ile tanışmam..O'nu anlamam ise Lise yıllarımın başlangıcıdır..Yalnız bir opera ile başladı kendisi ile aşkımız ve yıllar içinde hiç eksilmeden,üzerine tonlarca kelime,yuzlerce yazı,bir sürü şiir,şarkı ekleyerek çoğalıyor...

Son kitabı "Aşkın Cep defteri" çıkmış..Aşk hakkında söyleyeceği çok şeyi olan Mungan'ın kitabını bir an önce alıp o'na kavuşasım var...

Yayınlanmıs olan her kitabını almakla kalmam aynı zamanda her birinin beynime,ruhuma kazınmıs altı cızılı kelımelerı vardır,beni biraz daha duygusal,biraz daha ince düşünceli yapan;biraz daha BEN olmama yardımcı...

Tıpkı herkes gibi,hepimiz gibi" olmasa mektubun'u"dinleyip ağladıgımı hatırlıyorum,tarihini ya da kimin için agladıgımı degil..Hatta ortada bir mektup bile olmayabilir,hatırlamıyorum :)

Bu sahne acaba kac kez yasanmıstır;fonda Mungan müziği,ya ayrılıklar kutsanmıstır (ki yolu Mungan'la kesişenler aşkı ne olursa olsun lanetlemez ve ondan vazgecmezler).ya da yeni baslayan askla beraber,ezbere bilinen dizelerin uzerinden gecilmistir...

Tam da asktan ölürken gidenin ardından "kim inanır senle ayrıldıgımıza"derken......;

"Çember"in icinde yer alacagımızı soyler,"sevgili"varken dunyanın nasıl degısecegını anlatır;biliriz ki "Aşk Yeniden"gelecektir,çünkü Mungan öyle demiştir..

   

Kitabı almadan önce,merakla yaptığım küçük araştırmalardan sonra,iki üç cümle bulabildim sağdan soldan..Gerisi kitabı bir kaç kez okuyup hazmettikten sonra,altı kırmızılanmış satırları tekrar okuduktan sonra buraya yazılacak...

Mungan ile halen tanışmadı iseniz hayatınızda bir şeyler eksik olmalı bence...Tamamlayınız,tamamlattırınız....

Aşk ruhun cüretidir...

Her aşk kendi adasını yaratır,sular altında kalana kadar...

Bazı seri aşıklar,seri katilleri hatırlatır...

Bir daha kimsenin onu sizin gibi sevemeyeceğinin bilgisidir yaşayacak olan;bende hep böyle oldu....

Bir daha kimsenin onu sizin gibi sevmeyeceğinin bilgisidir yaşayacak olan. Bende hep böyle oldu...

Ona dedim ki: Ben de senden, seninle olan ilişkimden bir şey öğrendim. Kendimin kıymetini öğrendim. Kendime değer vermeyi, bir ölçüde de olsa kendimi korumayı, kollamayı. Sen beni öyle hoyrat kullandın ki, ben de işte bunları öğrendim. Gülümsedi. Yıllar sonra gelen, geç bir gülümsemeyle gülümsedi. Bazı armağanların geç olması, değerini hiç azaltmıyor. Boşuna değilmiş diyorsun, boşuna değilmiş...

Bazı aşklar, kendi yangınında ölür. Yeterince tutuşmadan, alevine doymadan kül olur. Erken rüzgar, fazla har, ne derseniz deyin artık. Geçip gitmiştir...

En evrensel dil 'arzu'dur. Her dile çevrilebilir ve her dilde karşılığı vardır. Çeşitli uyruklar altında ortaya çıksa da aşk, onun kütüğüne kayıtlıdır...